20 Mart 2009 Cuma

yüzleşme ertelemesi

Boyalı BB'yi bir kere bile boyasız gördüğümü hatırlamıyorum. Acaba diyorum, bu kadın doğuştan mı boyalı?

Öğle yemeğine birlikte çıkıyoruz. 
- BB, seninle konuşmamız lazım artık şu konuyu.
- Hangi konuyu JC'ciğim?
- (Acaba bu özellik işbitiriciliğin bana kattığı şeylerden mi yoksa doğuştan mı böyleyim?) Senin şu bakımlılığının başımı döndürüyor olması. Diyorum. (Harika bir 'kıvırıcıyım' sanırım.)

Zaten her koşulda mutlu olmayı başarabilen bir balık gibi, bu sözleri duyunca bir kahkaha atarak daha da mutlu oluyor.
- JC'ciğim senin şu sıradan konuları bile çok ciddiymiş gibi ele almana bayılıyorum. Ne kadar pozitifsin. Diyor. [Bana pozitif diyen dünyanın en negatif insanı idi ve intihar etmeden birkaç gün önce söylemişti bana bu sözü. Ona 'pozitif göründüğüm' için kendimi hep suçlu hissettim zaten. Boyalı BB de ikinci sıraya yerleşiyor.]
- Senin güzelliğin sıradan bir konu olamaz BB'ciğim, diyorum. (Performansımın zirvelerinde dolaştığımı hissediyorum. Dibe vurmadan önce yüzeye son bir çıkış gibi.)
- Şımartma beni JC. Teşekkür ederim. Çok naziksin.

Gözleri ile yemekler arasından en hafif olanları seçmeye çalışıyor. Çaktırmadan etrafta kimler var diye bakıyorum. Ajansın bir kısmı burada ve kaçamak bakışlarla bizi izliyorlar. Fiskoslar da cabası. Diskos adlı bir disco açarak bu piyasadan elimi ayağımı çeksem mi acaba?
- Dikkatim çok çabuk dağılıyor BB, ne yapabilirim bu konuda?
- Nasıl dağılıyor?
- Mesela şimdi fiskos kelimesinin ardından, diskos isimli bir disco açma fikri geldi aklıma ve ben senin güzelliğini bile unuttum.
- Seni konsantrasyon kampına gönderelim o zaman JC'ciğim. Diyor.

Bir süre yüzünde şakacılık genleri arıyorum. Bulamıyorum.
- İyiydi bu. Diyorum.

Afiyetle yemeğimizi yiyoruz. Boyalı BB'de bir gram bile 'dedikodu algısı' sezinlemiyorum. Dolayısıyla yüzleşmeyi bir sonraki programımıza erteliyorum.
Kendimi yine müziğe bırakıyorum: Singin' Sweet Home Alabama All Summer Long.

It was 1989, my thoughts were short my hair was long
Caught somewhere between a boy and man.

Ah, internetin bile olmadığı güzel günlerdi, öyle değil mi Boyalı BB? 

Hiç yorum yok: