25 Ağustos 2009 Salı

vanilyalı pozitif parfüm

Pozitif demişken Boyalı BB'yi de çoktandır görmüyordum. Görüşmediğimiz dönemde ikinci evliliğini bile yapmış olabilir.
Odasına gidiyorum. Şeker asistanı karşılıyor beni:
- JC, güzel yanmışsın. Diyor.
- Yanarken görseydin bir de. Diyorum.

Anlaşılmaz diyaloglar yaşıyorum. Farkındayım. O da anlamıyor zaten. Ya da kendine göre bir anlam çıkartıyor. Bilmiyorum.

Boyalı BB beni sarılarak karşılıyor. Yine beyaz takımlar giymiş, yine beyaz ayakkabıları var. Yine saçları dalgalı ve sapsarı. Parfümü de vanilyalı sanki. Hafif.

Tüm ayrıntılarıyla tatili anlatıyorum ona. Beni can kulağı ile dinliyor. Hiç merak etmeyeceğini düşündüğüm ayrıntıları bile merak ediyor ve soruyor. Cevaplıyorum ve anlatmaya devam ediyorum.

Konuşmamızın sonunda, benim ciddi bir psikolog gözetiminde terapiye başlamam gerektiğini söylüyor.
- Ama seni yine de seviyorum JC. Psikoloğa gitmek kötü bir şey değil. Diye ekliyor.
- Biliyorum. Diyorum hiç bozulmadan.

Neden bozulacağım ki?

Hiç yorum yok: